23 Nis 2008

KATLARI ATTIM

10 günlüğüne gittiğim memleketimde hem işlerimi hallettim ve üç koloni olan arılarımı da kovanlarını değiştirip katlarını atma imkanım oldu.




kovanları değiştirmeden önce



2 nolu kolonim en güçlüsü 8 çıta ful doluydu ve sıkışıktı




kekleri tamamen bitirmişler ve bir- üç nolu arı beş çıtayı tamamen doldurduğu gibi birazda sıkışmış

Kolonileri yeni kovanlarına aktardım ve aktarırken temel petekleride verdim

aktarırken kovana kalan arıları kovan önüne temiz bir çuval üzerine silkeledim, kovana girişleri seyirlikti




üç gün sonrada güçlü olan koloniye kat verdim,









Kat verirken elimde bulunan hazır kabarmış beş adet peteği kullanmak istedim fakat sanki gözlerde kurt yumurtaları var gibiydi ve bazı pateklerde küflenmişti. Beş adet 0lduğu için kükürt dumanı vermedim ceviz yapraklarını bu iş için kullandım ama pek faydası olmamış gibi ,















Varroa için kullandığım formik asit ve aynı poşette bulunan çerçeve telinin hali. Hiç sızma olmadığı halde teli oksitlendirmiş. Yoksa peteklerle beraber aynı yerdemi muhafaza etseydim tahminim kurdu ve küfü önlerdi.










ve geleceğim zamanda diğer iki koloniyede katları verdim.gerçi biraz daha beklemek gerekiyordu ama babam bu işi yapamayacağı için mecburen katları verdim ve cuvallada boşlukları izole ettim işallah yavruları üşütmeyiz.





Buda benim emektar fiber botum. bundan dokuz sene kadar önce izne gelince balığa çıkmak
amacıyla kendim imal ettim. Zira tahta sandalla uğraşmak zor kalafatı, macunu, boyası derken iznin yarısını götürüyordu normal fiber sandallarada karadenizin hırçı dalgalarına güvenemediğim için kendim çelik takviyeli yaptım şu ana kadar dışı biraz kalıp olmadığından şekilsiz olsada gayet iyi dayandı. Kısmet olursa bu yaz bakıma alacağım deteyları o zaman yazarız.











Bu da babamın yoldaşı Kral. İş yerim tershanede, bundan sekiz sene kadar önce sayılarının artması üzerine belediye ekiplerince itlaf edilme çalışmasında hiç olmazsa bir tanesini kurtarmak amacı ile memleketime getirmiştim. Babası alman kurdu olan bu köpeği babam ilk önceleri istememesine rağmen şimdilerde güzel bir ikili oluşturmuşlar o kadarki 1000 ytl verseler vermem diyor. Bizim pır pır adını taktığımız arabasına binerek tarlalara gidiyorlar dedikya güzel bir ikili oluşturmuşlar,










PIR - PIR Çapa yapmakta kullanılan bu motoru babamın çapa yapması için 2002 yılında almıştım.Fakat eski adamlar nedense yeniliklere kapalı oluyorlar ....Ben bunu kullanmam... deyince, bende bir şekilde değerlendirmek amacıyla arkasına ramörk takmaya karar verdim. Satıcı firma ramörk çekmekte kullanılmaz demesine rağmen denemeye karar verdim ve Başarılıda oldu dört kişiyi yüküyle birlikte yokuş falan dinlemiyor getiriyor. Bunların büyük ve dizel olanlarına Pat-Pat diyorlar.Bizimki benzinli ve küçük olduğu için Pır-Pır Diyoruz ..(Şimdi önceleri istemediği motorun üzerinden inmiyor bütün işlerini onunla görüyor ve banada dua ediyor.)

Pır-Pır ve Kral tarlaya gidiyorlar

2 yorum:

Unknown dedi ki...

Zafer abi inşallah emeğinin karşılığını fazlasıyla alırısın.Her şey gönlünce olsun sağlıcakla kal.

İlhami Uyar dedi ki...

Zafer hocam,kolay gelsin,herşey gönlünüze göre olsun,dualarımız sizinle,verimli ve başarılı sezon dileklerimle.