15 Mar 2013

14 MART ARI KONTROLÜ

İstanbulda Balatta evimin önündeki küçük boşlıkta bulınan Erikler çiçek. açtı... bir aydan bu yana gidemediğim arılara bu gün (14 mart) gitmeye karar verdim. Giderken hacı arkadaşım Mustafa Karakaya abimin kayınbiraderi ve aynı zamanda benimde hemşerim olan Mehmet Hasanusta'nında arcılığa merak duyduğunu ve arıların yanına giderken seninle beraber gidelim diye uzun  zamandan beri söylemekte idi fakat bir türlü kısmet olmadı nasip bu güneymiş giderken  Zeytinburnu'na uğrayarak onlarıda alarak arılığa gittik.
 
  


Mustafa abim ve kayınbiraderi Mehmet bey ... Mehmet kardeşim madem merakın var giy bakalım maskeyi ve bismillah de.:))
Mehmet bey zaten bu hayvancılık işlerine pek uzak olan biri değil. Küçük yaşından beri ilgisi varmış ve emekli olunca. PET SOW mağzası açmış  şimdiki açılımı hayvan mağzası biz eskiden kuşçu, balıkçı, derdik....:)))


Mehmet beyle kovan açmadan önce bir resimde beraber alalım dedim.  Bakarsın arılar saldırısa bir daha resim alamayız..




Ama yanılmışım mehmet kardeşim daha ilk kovan açtık çıtayı eline aldı ve korkma belirtisi yok. Tamam ilk basamak kolay geçildi.. Senden arıcı olur...
 




Yavru faliyeti başlamış... fakat  çıtalarda genelinde  bal kemerleri yok ..
 
bir ana

bu çok azsayıda işçisi kalan kovana ait  çıtalarda ana yı göremeyip yumurtada olmayınca yandaki kovanla birleştiriyordum yerde arıların arasında anayı görünce vazgeçtim ana uyuşuk vaziyetteydi   tek çıtaya sıkıştırdım ama pek ümüdim yok..






kolonilere bol  bol invert şurup verdim bölme tahta yerine geçen plastik  şurupluk, üsten yemlik ve poşette olmak üzere..
oturup yesinler nasılsa şurubun ekşime derdi yok..


 

zayıf bir  koloninin çıtası



Yine bal kemerleri yok denecek kadar az...


Çoğu yavruları çıkıp yerine yumurta atılmış bir çıta... işallah ani soğuklar olmaz.
 
Arıların bakımını bitirik.  Malesef iki tane kaybım var.  ve birindende hiç ümidim yok üç tane diyebilirim...
 
  
 
 
 
 
Mehmet beyin benim arılığın yakınındaki kayabaşı köyünde kiraladığı  içinde  evde olan 5 dönümlük arazsine  gittik.
 

Tavukların kümesine girdi dedim herhalde bakım yapacak ,



Fakat elinde iki tane  günlük yumurta ile çıktı ve  bana ikram etti. İkram geri çevrilmez  kabul ettik.. Bizim ekipten sucuklu yumurtaları yalnız götürenler  aklıma gelmedi desem yalan olur..
 
 
 
 
Bu horozun  heybetli duruşu dikkatimi çekti herhalde cis bir horoz.
 
 
 
 

başka bir cins tavuk paçalı.

 
Bizim arkadaşlardan tavuk ile ilgilenenler
 herhalde cinslerini bilirler



Bahçede bir kümeste de  tavşanllarda var,



Mehmet bey yeni doğmuş tavşan yavrularını gösteriyor. Küçükler hep sevimli oluyor.





bunlar niye kafeste diye  soruyorum..  Bunlar erkekmiş ve serbest bırakılırsa yevruları öldürüyorlarmış onun için kapalı kafeste besleniyorlar.

Dedim doğada nasıl oluyor peki.. Tavşan doğuma yakın erkekten uzaklaşıp başka yere gidiyorlarmış..

 
 
Behçenin bekçilerinden...   bir tane daha kangala benzeyen köpek daha vardı ama herhalde tedbir amaçlı onu külübesine koydular
 
 
 
Bahçede işimiz bitince akşam oldu ve onları Zeytinburnuna bıraktım..
 
 
 
. Mehmet bey akvaryum balıkları,  hayvan satış ve bakım ürünleri... avrupai adıyla Pet Sow dükkanının önünde..



 
Burada da satışa sunulan tavşan ve kuşlar  dükkanın önünde sergileniyordu.
içeride akvaryum balıkları ve zengin ürün çeşittliliği olan bir yer. .
MAŞALLAH  Allah işlerinde kollaylıklar versin Mehmet kardeşim. 
 
 
 

18 Şub 2013

MEMLEKETTEKİ ARILARIM...

 
Bir cenazemiz dolatısı ile bir günlüğüne  gittiğim memlekette arılarıma en azından şurup verip durumlarını görme imkanım oldu.
İnebuluya  ulaşıp köye gelince, yanımda getirdiğim 5 litre invert şurup'u buzdolabı poşetlerine doldurup arlığa  gittim. Hava 9 derece civarında arılar salkımda idi.. Ama kapağı açarken salkımı buzup bizi niye rahatsız ediyorsun diyerek savunmaya geçtiler.
 
 
 
 
 
 
 İnver şurup işimzi kolaylaştırıor poşetlere doldurup çıtaların üzerine koyduğumuzda ekşime olmaması yanında yağma riskinide azaltıyor.
 
 
 
 En son kurban bayramında gelip arıları kış bakımını yapmış ve kovanlarıda  kış düzenine aldığımdan
bu yana dört ay geçmişti bende durumunu merak ediyordum.


Ve ilk kovan güzel,
 
 
ikincisi
 
 
 
 
 ama üüncüsü içinde bir tane arı kalmamış açık gözlü bal hiç yok, Sırlı bal çok az bir kısmında var.
Tahminim arı zayıf olduğundan balın sırrını açamamış ve açlık oğulu vermiş. Çünkü içinde ve dip tahtasında hiç arı yok.

 Diğerleri.,








Memleketteki En güçlü kovanım arı  sıkışmış ek iki adet kabarmış petek verip  üzerine şurp koyarak 
kapattım.
 
                                               




Bir kovanda bu durumla karşılaştım bizi sümüklü böcek dediğimiz hayvan ne işi varsa kapasını kovan giriş deliğine sokmuş arıların giriş ve çıkışını engelliyordu.




Dışarı çıkarıp ait olduğu yere bıraktım.



 ve üzerlerini örttüm.. 9 kovandan bir kayıbım var oda  normal zaten kıştan çıktık gibi.
 
 
 
Hiç petek çekip durumlarına bakma imkanım olmadı .zira ne zaman ve nede hava müsait değildi bütün işlemi bir saat içinde bitirip cenaze defin işlemi ile ilgilendim. Bu vesile ile  tüm arkadaşların ahirete intikal eden yakın, eş, akraba ve dostlarınıa Allah'tan rahmet diliyorum.. 

12 Şub 2013

BİR FESTİVAL DAHA BÖYLE GEÇTİ

8-9-19  Şubat 2013 tarihinde ikincisi yapılan Feshane arıcılık festivali daha sona erdi. Bu sene geçen seneye oranla daha kalabalık va ürün çeşitliiliği daha zengindi.Buda ülkemiz arıcılığının  dahada ileriye gitmesine vesile olacak. Kim  güzel bir şey yapıyorsa ön yargılardan uzak takdir etmek lazım. Bu anlamda İstanbul Bal üreticileri Birliğini ve başkanı Yalçın SEZER beyi tebrik ediyor ve güzel hizmetlerinin devamını diliyorum..
 
 
Festivalin ilk günü  olan 8 şubatta arkadşlarım gürol ve Kemal kula ile birlikte feshaneye gittim. Çünkü biliyorumki diğer günler dah da kalabalık olacak ve standları inceleme imkanı kısıtlıda olabilirdi. Nitekim öylede oldu ikinci günü  gittiğimde ancak eş dostlatla buluşmak ve sohbet etmekten pek standları gezmeye vakit bulamadık.
 
 
İlk  gün bile giriş bayağı kalabalık.
 
 



 
 İlk ziyaret ettiğimiz Sadri Demircioğlu abimizin standındayız. Ve Pınarhisar  bal  üreticileri birlik başkanı Ali Osman Çalık abimizde gelince hatıra resmi çektirmeden olurmu..


Hemen karşı satanda Ordu Arıcılık Enstitiüsü başkanı Feyzullah Konak hocam verdı onu ziyaret ettim. Kendileri bir proje üzerinde çalışıyor ve onun tanıtımını yapıyordu.


Kendisi ile fuar alanını gezerken Bir gurupla karşılaştık kendileri Feyzullah hocamızı tanıyorlar . İçlerinde yunanistanın Gümülcine şehrinin Müftüsüde vardı. Oradaki müslüman kardeşlerimizde bir arıcılıK derneği kumuş ve sektörde var olma mücadelesi veriyorlardı.Onlarla ayak üstü olsada sobet etmek güzeldi..


 
Festivalin ikinci günü Arıcı doslarımız ve bizim ekipten arkadaşlarımız geldiler Yusuf şimşak kardeşim sadri abiyle hasret gideriyor


 Engin Altun ve Erkan Kaya beyler. Engin bey benim okuldan ve iş yerimden emeki arkadaşım. Erkan ise msn sohbetinden sanaldan tanıştığım  arıcı kardeşim. Onunla  Yüzüyze tanışmak istediğimden Engin beye sordum gelecek dedi ve bir müddet sonra yanımıza gelerek tanışma fırsatını bulduk.






Bizim kadim dostıumuz  Asım bey Bal Üreticileri satandında bal ürünlerini satıyordu. Yusufla onun
standındayız.
 

 
 
 
 
 
 
 Bizim Ekibin kabine başkanının girit ve yunanistandan,  geçen sene olduğu gibi bu senede misafirleri  vardı. İlhami abi onlarla 3 gün boyunca ilgilenmiş sağolsun. Eminim onlara Türk misafirperliğini en güzüel şekilde  göstermiştir.







Yunanlı ve bizim arıcı arkadaşlar birbirlerine hediyelerini sundular.


 
 
 
 
 
Öğretmen emeklisi Kocaelinde arıcılık yapan Efrahim hocam da ziyaretçiler arasında idi.
 
 
 
 
 
 
Fenni kovanda kara kovan balı için kasnakta üretilen petekli ballar.
 
 


çok doslarla karşılaştık ve çok ekipmanlar vardı ama nedense pek resimleyemedik. ama her şeye rağmen güzel bir festival oldu.