23 Şub 2008

TESKERE GÜNÜ

24 kasım 2006 günü başlayan oğlumun askerlik süreci Kastamonu il jandarma eğitim Komutanlığından, dağıtım yeri olan Diyarbakır il jandarma komutanlığında
devam etti ve bu gün 22 Şubat 2008, Allaha şükür hayırlısı ile teskere alarak asker ocağından baba ocağına döndü.

Kuzey Iraka harekatın başladığı bu günde, geride kalan tüm Türk silahlı kuvvetler mensuplarının gerek komuta kademesindeki ve gerekse er ve erbaşarımıza Cenabı Allahtan hayırlı görevler duasıyla, bu güne kadar olduğu gibi bu görevide başarı ile tamamlayacaklarına inanıyor tüm askerlerimize hayırlı teskereler diliyorum.















Torunum İkra namı diğer çıtır uçağın inmeisni bekliyoruz,













tabi çıtırın canı sıkıldığından etrafı teftişe başladı,














hatta bir ara T.H.Y burosuna dalarak genel duruma bir baktı ve görevliler tarafıdanda gayet sıcak karşılandı bir kırmızı halısı eksikti.








ve nihayet uçağımız indi ve oğlum bagaj bekliyor

pek bu tür şeylerden hoşlanmaz giderkende gayet sade şekilde gitti dönüşüde öyle.Günümüzde bu asker uğurlama ve karşılama durumlarının özellikle büyük şehirlerde aşırıya kaçıyor.Gürültü, yol kesme ve araçları kontrolsuz kullanma gibi şeyler maksadını aşıyor diye düşünüyorum. Bu resmi bile çıkışta ancak bu kadar alabildim.Durupta poz bile vermedi


arbaya gidrken habersiz çektim





eve gelişte bir şükür ve geride kalan tüm Mehmetçikler için bir kurban kestik. Oğlum kareye girmek istemeyince bende çıtırla resim çektirdim









20 Şub 2008

ÇİFTLEŞTİRME KUTUSU YAPIMI

Soğuk kış günlerinde katlanır çıta imalini bitirip ve hazırıda balkonda kirlenmişken bu hızla çitleştirme kutularınıda yapayım dedim. Hanımıda balkonu temizleme şartıyla ikna ettik ::)))

Aldığım iki plaka stroforu kafamda tasarladığım ölçülerde keserek yapıştıma işlemine geçtim düşündüğüm yapıştıma işlemi başarılı olmayınca denediğim bir kaç malzeme içinden en uygunu bir zaman başka bir işte kullandığım polyesterden (fiber malzemesi) artan ı kullandım her ne kadar stroforla reaksiyona girerek biraz eritsede sonuç mükemmeldi. (kameranın tarihini ayarlamayı gene unutmuşum.)





aldığım iki plaka strofor

dıştan dışa 340X220X230 mm ebadında bir kutu oluşturacak şekilde kesildi


Kesilen parçalar birleştirildi







Yaptıtğımız katlanır çıtaların duruş şekli ve arka taraftaka bölmeyide yemlik olarak kullanmayı düşünüyorum şu anada demonte vaziyetteler,









Yine başka maksatla aldığım fakat beğenmeyerek kullanmadığım yarı şefaf bakalit malzemeden yaptığım üst örtü tahtası biraz flu olsada içerisini görerek arıların hareketlerini izleyebileceğim.









Yaptığım işlerden artan malzemeleri atmam bu yüzdende evde biraz sorun çıkar, ama gün gelip lazım olunca bu alışkanlığımın değeri anlaşılıyor. Tek zararlı tarafı bunları koyacak yer sıkıntısı ve ileriye doğru çöp ev olma riski .::))) Muhteşem hocama bir görünsemmi acaba.::)))


Evet yine bir işimden artan ve bodrumda iki sene bekleyen OSB denilen sıkıştırılmış talaştan imal edilen malzemeden kapaklarını yaptım












Kapaklarınıda stofordan yapmayı düşünüyodum ama başka malzeme bulunca bu malzemelerden bir adet daha kutu yaptım





OSB üçtanesine yetti diğerinin kapağınıda örtü tahtasından yaptım kontradan güzel oldu ama elimde melzeme yok






sonuçta dört adet çiftleştirme kutum oldu.Dışınıda boyadıkmı tamamdır





eksikleri varsa önerilernizi bekliyorum,




19 Şub 2008

İSTANBULDA KAR BAŞKA GÜZEL

Resimdeki tarihe bakmayın makinanın tarihini ayarlamıyı unutmuşum. Bu resimler dün çekildi. Kar yağınca bende memleketten gelirken getirdiğim içinde iki adet koloni olan kovanı stroforla izole ederek üzerinede eski masa örtüsünü örttüm, birazda sanki bahara özlem gibi duruyor ama olsun kar bize lazm çünkü kar bereket ve su demek.






eve geliş yolu karda bir b aşka güzel,

Benim küçük cadı fırsattan istifade kardan adam yapmış ama adamdan daha çok köpeğe benzettim yorum sizin.::::))))),


Evimiz ve benim araba böyle giderse bir kaç gün daha dinlenecek gibi,



Evimizin arka tarfından görüntü, Tem oto yolu ve Ümraniye soyak sitesi







16 Şub 2008

KATLANIR ÇITA İMALATI

Havaların soğuk olduğu şu günlerde katlanır çıta imali yapayım dedim, fakat bu iş için önce müsait bir yeriniz olması lazım, yoksa apartmanda yaşayanlar için en müsait yer olan balkonda bu işi yapmak için hanımın tepkisini göze almak gerekir. (Birazda haklılar hani.) neyse bende bu riski göze alarak imalata başladım. Normal çıta katlandığı zaman orantısal olarak boyuna göre yüksek olacağından elimde olan boyu sıtandart eni ise 17 Cm olan dört adet çıtayı kullanmaya karar verdim. İkiye bölünce lazım olacak yanlar içinse normal dört adet normal boyuttaki çıtaları bozdum ve yanları l7 cm.lik çıtaya göre kısalttım. ve yine menteşe olarak elimde olan marongozların kullandığı şerit menteşeleri uygun ölçülerde keserek montajı tamaladım. Şimdi hanımı ikna edebilirsem densitesi yüksek strofordan kutularını yapacağım yoksa baharı beklemek zorundayım.::::)))))





boyu standart eni ise 17 cm 'lik çıtalar


yine yanları kullanılmak üzere 4 adet standart çıta dağıtıldı (Demonte edildi)

Yanları söküldü

ve 17 cm'lik çıtaya uygun olarak boyları kısaltıldı








Eni 17 cm.olan boyu kısa çıtalar ikiye bölündü dikkat etmesi gereken nokta alt çerçeve çıtesı iki yan tahta kalınlığı çıkarılacak kadar kısaltılacak.(Resimde görülen iki çizgi arası kadar.)



17 cm'lik çıtalar ikiye bölündü ve üst çıta yan tahta yarya kadar gelebilecek şekilde kesildi, (normal çıta lardaki üst birleştirme gibi yalnız kulakları olmayacak düz olacak.)




Yan tahtalar monte edilip menteşeleri takıldı,



açıldığı zaman normal çıta uzunluğunda olan,







kapandığı zaman ise çiftleştirme kutusuna sığabilecek çıtaların, mekteşe takılı tarafına çıtanın tutunacağı çıkıntı (kulak)yapılarak işlem tamamlandı.




sıra çiftleştirme kutularında;;;








10 Şub 2008

KURS BİTTİ, İMTİHAN BAŞLADI

10 Şubat 2008 yenidoğanda son anda yetiştiğim arıcılık kursunda hızlandırılmış eğitime tabi tutularak son bu gün imtihan olduk. Sorular gayet kolaydı eee tabi ön lisans eğitimimizi ANARTO ekibinden aldık.Layık olmak lazım;
Kursun en güzel yanı sanal ortamdan tanıdığımız arıcı dostlar, Tıp Doktoru sayın Muhteşem TURUNÇ hocam, Oktay veTuncay ERDEM Kardeşler ve Kayışdağından Bahtiyar KOR'la tanışmamızdı, inşaallah bundan sorada çeşitli vesilelerle diğer arkadaşlarlada tanışmak nasip olur.


imtihan kağıtları dağıtıldı




Herkes sorulara odaklandı
Heyecandan kimse yerine oturamıyor


Bizim ANARTO ekibi iş başında,



Şşşşş Muhteşem hocam noluyor :))) (inşallah kızmaz latife yaptık.)




oh be imtihan bitti, ANARTO ekibi ve hocamız Kerim YENER'le bir resim çektirelim.



Kursun iki sevimli ihtiyar delikanlıları sağdaki Osman soldaki Mehmet amca Mehmet amca 2000'de Osman amcada bu sene hacca gitmişler tam çıkacakken bu sene hacca gittiğimi öğreninice oralar ve arı hakkında bayağı sohbet ettik kendilerine sevgi ve saygılarımı sunuyorum.









9 Şub 2008

KURS ZİYARETİ

Allahın bu kendisi küçük, ama sebep olduğu şeyler bakımından büyük işlere vesile olan bu böcek gibi, insanları kendisine bağlayan, güzel dostluklar kurulmasını sağlayan, bir çok kişiye ekmek kapısı olan, biz emekliler içinse güzel bir hobi kaynağı olan başka bir canlı varmıdır bilemem ama ben bu böceği sevdim;

Bu gün sanal ortamdan tanıştığım Asım KADIOĞLU kardeşimiz İle yenidoğan arıcılık kursunda yüz yüze görüşme imkanı buldum. Kendisi işini erken bırakarak kursa geldi ve güzel bir olaya vesile olduğu için kendilerine şükranlarımı sunuyor, Allah razı olsun diyorum.





Kurs hocamız sayın ziraat müh.Kerim YENER ile birlikte

Asım KADIOĞLU ve ben

3 Şub 2008

ARILARLA BULUŞMA

26.01.2008 tarihinde saat 08.30'da memleketim İneboluya hem ziyaret hemde babamları istanbula getirmek üzere yola çıktım. Yollar genelde iyiydi kar yol kenarlarında olmasına karşın yollarda yoktu.

Küre ilçemizin girişi olan tepe noktası
kışın gayet soğuk ve karı eksik olmaz
İnebuluya saat 15.30'da ulaştık,




iki gün sonra güneş açınca bu fırsatı değerlendirmek istedim zira hava raporlarında soğuk hava dalgasının geleceğini söylüyordu


kovanlarınüzerindeki muhafazaları kaldırdım,



Bir nolu kovanın kapağını açtım keki henüz bitirmemişlerdi, tahminim havalar soğuk gittiğinden
yemliğe çıkamamışlardı





örtütahtasını açtığımda mevcut az gibi geldi





fakat kekleri verince ortaya çıktılar.Kekler tek poşette örtü tahtasına yükseklik yaptığından ikiye böldüm,






2 nolu kovanı açtığımda keki bitirmişlerdi, sebebi örtü tahtasını açınca anlaşıldı ,




bayağı güçlü bir koloniydi, halbuki hepsini bir nolu koloniden bölmüştüm ,




onlarada aynı şekilde iki poşette kek verdim,


Üç nolu kolonimde bir nolu gibiydi iki çıta falan. Onlarada aynı şekilde keklerini verip kapaklarını kapattım




üstlerini muşambayla örtüp paketleme işini babama yaptırtım.Nede olsa eski gemici yük sarmasını bilir muambaların rüzgarda ses yapmayacak şekilde bağlamasını söyledim,



En son fiyongunuda attı ve işlem tamam resimde yaşını göstermemesine bakmayın, rumi 1340'lı (Nufus cüzdanında öyle yazıyor) yani Miladi yani 1924 doğumlu dolayısı ile 84 yaşında, denizde açık havada çalışmanın nimetleri olsa gerek,

İki ruşeti birleştirdiğim kovan


önünde diğerlerine oranla bayağı arı ölüsü vardı

Bu iki ruşeti İstanbula getirmeye karar verdim,

Bakımları bitince arılar herhalde havanın güzelliğini farkettiler ve uçuşa başladılar seyretmesi güzeldi özlemişim,



İyiki kekleri verildi bir gün sonraki kar yağışı ve kovanların durumu ve köyümden manzaralar, sahil yolu köyümüzün içinden geçmekte,



arabam ve evimiz